10 Mart 2008 Pazartesi

Sarhoşken insan ne yazabilir ? / 28 Nisan 2006

Neden böyle oldu diye düşünmekte ısrarlıydı. Oysa düşünmekten vazgeçse ne kadar kolay yaşayacaktı kendi yaşamını. Yaşamaktan vazgeçse, ne kadar kolay bulacaktı Azrail onu. İçinden şiirler okuyordu kendi yazmadığı ama daha öncede kimse tarafından söylenmemiş. Şarkılar mırıldanıyordu içinden notaları daha keşfeldilmemiş. Daha önce kimsenin girmedği bir sokakta sanıyordu kendini, şimdi itiraf ediyordu aslında öyle değildi. Kendini şartlandırdığı duygular hiç hissettiği gibi değildi.

Herkes geçmişti bu rüzgarlı sokaktan, tüm insanlığın ayak izleri vardı sonu gözükmeyen sahilinde... Özel değildi özel olamamıştı çalıştı ama yapamadı. Aynı kişiyi sevdi aynı kişiyle yattı aynı kişiyle kalktı. Dışarıdan kaç kişi gözüktüğünü bilemedi ama içeride hep tek kişi vardı. Nefret ettirdi ama onlar gibi nefret edemedi. Kendi gözünde anlamsız olanlar için bu kadar anlamı var mıydı ?

Birini ne kadar çok seversen ileride nefret etmesi o kadar kolay olur diye süregelmiş bir düşünce vardır. Eğer doğruysa bu önerme ya hiç sevmemiştim yada hala seviyorum ya da ya da sı yok belki bir sayfa yolusu ya ile bağlanan duygular olabilir ama bu seferlik gerek yok.

Beyni ya da kalbi ya da her neyse iyi çalşmadığından dolayı mı ağlıyordu başkası için tek başınayken. Bu kadar önemsiz miydi bir kaç kişi dışındaki herkes bu kadar ben miydi ? Oysa herkes, kendisinin bir görüntüsüydü. Herkese kendinden bir şeyler vermişti. Sonunda, kendine kimsenin istemediği duygular kaldı. Nefreti bölüştürürken kendine ayırmayı mı unutmuştu acaba ?

Seni sencillikle nasıl suçlayabilir ki insan yada cesurca söylendiğinden niye bu kadar insanı korkutur bencillik. Neden korkar insanlar, ben bencilim diyen türdeşinden ? Başkası mutlu olsun diye kendi mutluluğundan nasıl bir düşünce feragat edebilir ?

Ah insanlar, bencilliği pasta börek vermemek sanan insanlar hepiniz bensiniz aslında, hepiniz korkak birer bencilsiniz. Bu satırları okudukça yine ürperdiniz değil mi ? Yapmayın itiraf edin kendinize ya da gösterin bana bencil olmadığınızı. Cümleler kurmayın eğer ben o durumda olsaydım eğer öyle bir şey olsaydı diye.
Ah ne yalancısınız siz ne iyi yapıyorsunuz seçtiğiniz rolünüzü ne iyi beceriyorsunuz kendi kendinizi...

Bir marul salatasında havuç olmak nasıldır düşündün mü hiç ? Tadın marulun tadından daha güzeldir rengin marulun renginden daha güzeldir. Ama, içinde yüzdüğün svıvıya, o kesilmeden önce bir boka benzemeyen yeşil nesnenin adı verilmiştir. Marul salatasında bir havuçsundur. Herkes seni yemek ister, hiç bir zaman tabakta bırakılmazsın, hiç bir zaman çöpe girmezsin ama ne fayda sen bir marul salatasında havuçsundur. Peki marul için nasıl bir duygudur acaba hiç beraber olamadığı salatayla adının beraber anılması... Var mısınız bundan sonra havuç salatası demeye marul salatasına ? Ahh önemli değil havuç burda salatada neyi seviyorsan ona öyle hitap etmeye cesaret edebilir misin ? Domates salatasında en sevdiğin salatalıksa ona salatalık salatası demeye var mısın?

Ahh yapamazsınız siz bunu kime anlatıyorum ki ben. Çemberin dışına çıkamadınız. Salatanıza dâhi istediğiniz ismi veremeyecek kadar acizsiniz.

Ah ne yalancısınız siz. Sessiz olun der, yalnız kalmak istiyorum dersiniz ama çok yalnızım, kimse yok mu diye çığlıklar atarsınız. Ah ne düzenbazsınız siz. Gece gelsin dersiniz ama gündüzü görmek için yatağa girersiniz. Sizle dalga geçenleri görmezden gelip akşam rüyalarınıza, aynalarınıza sokarsınız. İsyan diyerek kıçınızı yırtarsınız ama tek karşı çıkabildiğiniz televizyonda istemediğiniz bir kanalın seyredilmesidir. Ah ne boşsunuz siz ah ne umutsuz bir durumdasınız siz...

Bunları yazabilir, sonra okudukça rahatlarmış.

0 yorum: