10 Mart 2008 Pazartesi

Bom yeoreum gaeul gyeoul geurigo bom / 23 Ekim 2006

İlkbahar, Yaz, Sonbahar, Kış...|Ve İlkbahar
İlkbahar
Uyan
- Usta!|- Evet evladım?
Nereye gitmek istiyorsun?
İlaç için bitki toplamak istiyorum.
O zaman gidelim.|Gel bakalım.
Şimdi bitki toplayacağım Usta.
Yılanlara dikkat et!
- Bekleyin Usta|- Tamam
Bir dolu ot topladım Usta
Gerçekten mi? Bir dolu mu topladın?
Dikkatli ol!
Dur! At bunu çocuğum!
Neden? Aynı gibi gözüküyor
Aynı gibi gözükmesine rağmen|bu öldürücü bir bitkidir.
Diğeri hayat kurtarır.
Hala aynı gözüküyor.|Nasıl ayırt edeceğim?
Yakından bak. İşte sana ipucu,|beyaz çizgiyi görebilirsin.
Eğer bu bitkiyi yersen ölürsün.
Bir dahaki sefer bu tür bitki|toplamaman gerekiyor.
Bu yenir mi peki?|- Evet, bu iyi.
Usta, arkamda bir taş var.|Lütfen onu çıkarır mısınız?
Sana acı mı veriyor?|- Evet Usta.
Aynısını balığa yapmadın mı?
Evet Usta
Aynısını kurbağaya yapmadın mı?
Evet Usta.
Aynısını yılana yapmadın mı?
Evet Usta.
Ayağa kalk!
Yürü!
Yürüyemem, çok ağır.
Balığın, kurbağanın, yılanın|buna nasıl katlandığını sanıyorsun?
Bunu yapmam hataydı!
Git ve bütün hayvanları bul|ve taşlarını çıkart.
O zaman ben de seninkini çıkarırım.
Eğer bu hayvanlardan birisi|balık kurbağa ya da yılan ölmüşse,
bu taşı hayatının geri kalanında|hep kalbinde taşıyacaksın.
Yaz
Çok sağlıklı görünüyorsun.
Bu ağaç 300 yaşında!
Sen ağaç gibi sağlıklı olacaksın.
Hoşgeldiniz!
İçeri gelin!
İyileşecek mi?
Sanırım ruhu acı çekiyor.
Ruhu huzur bulunca,|vücudu sıhhate kavuşacak.
Lütfen ona iyi bakın!
Affedersiniz.
Oraya oturamazsınız.
Usta size kızar.
Neden durduk yerde dua ediyorsun?
Gelmek ister misiniz?
Yavaş ol!|Yüreğini koyarak hazırlamalısın.
İçin!
Kafanızı rahatlatır.
Kayık gidiyor!
Yeter yapma!
Yeter yapma!
Artık iyileştin mi?
Evet, tamamen iyileştim.
Tuhaf.
Seni göremeyince deliriyorum.
Bana neler oldu böyle?
Soğuk! Çok soğuk!
Ne yapacağım?
Hata ettim Usta.|Beni affedin
Olan oldu.|Hayat böyle.
Hala hasta mısın?
Hayır.
Demek ki doğru ilaçmış.
Artık iyileştiğine göre,|buradan gidebilirsin.
Hayır Usta! Gidemez!
Sahiplenme tutkun uyandı yalnızca.|Ve bu da öldürme isteğini uyandırır.
İçeri gel!
Sonbahar.
Yoruldun değil mi?
ERKEK, 30 YAŞINDA|KARISINI ÖLDÜRDÜKTEN SONRA KAÇTI
Kocaman olmuşsun!
İçeri gel!
Eee? Mutlu bir hayat yaşadın mı|bugüne kadar?
Yaşadıklarınla ilgili ilginç|bir şeyler anlat.
Erkeklerin dünyası sana|acı vermeye başladı, değil mi?
Beni rahat bırak Usta.|Acı çektiğimi görmüyor musunuz?
Acı çekmene sebep olan ne?
Tek günahım sevmekti.
Bunun haricinde hiç bir şey istemedim.
Ne oldu?
Başka bir adamla kaçtı.
Ah, şu mesele.
Başka ne olabilir ki?|Yalnızca beni sevdiğini söylemişti.
Ya sonra?|- Buna daha fazla katlanamadım.
Erkeklerin dünyasının nasıl|olduğunu daha önceden bilmiyor muydun?
Bazen hoşlandığımız şeyleri|oluruna bırakmamız gerekir.
Sen ne beğenirsen|diğerleri de onu beğenir.
Peki ama bunu nasıl yapabilir?
Orospu!
Bu senin için çok mu dayanılmaz?|- Evet!
Usta!
Usta!
Aptal çocuk!
Aptal çocuk!
Başkasını çok kolay öldürmene rağmen,|kendi canına kolay kıyamazsın.
Bu insanların hepsinin adını kazı buraya.
Her birini kazırken,|kalbinden öfkeyi çıkar at.
Kutsal Efendi!
Kutsal Efendi!
Birisini aramaya geldik.
Bıçağı bırak!|- Yoksa ateş ederim!
Ne yapıyorsun?|Kazımaya devam et!
Prajnaparamita Sutra:|İç huzurunu onarmaya yardım eder.
Bırak bitirsin.
Ne kadar sürer?
Yarın sabah kadar.
Hat yok.|- Yok mu?
Epey derin bir vadi, değil mi?
Ne var?
Bu midyelerden beyaz boya yapıyorlar.
Ayağa kalk.
Gitme zamanı!
Detektif Choi,|böyle gidelim.
Detektif Chi,|bu bot ilerlemiyor.
Tamam, şimdi gidiyor.
Kış
Ve İlkbahar

...

...

0 yorum: