14 Ocak 2010 Perşembe

Eski yazılanlar

Eskiden ergenliğin verdiği gazla mı yazardım yoksa daha başka bir şey miydi bilmiyorum ama artık ne yazdığım ne de yazılan hiç bir şey güzel gelmiyor. Sanki hepsinde bir eksiklik var.
Bir arkadaşım "Abi eski yazılarımı okuduğumda neredeyse kendimden utanıyorum" derdi. Ben de "Oğlum, niye takıyorsun bu kadar aman boşver" diye karşılık verirdim. Şimdi eskiden yazdığım her şey o kadar komik geliyor ki. Oysa eskiden beğenirdim yazdıklarımı şimdi ne yazsam hoşuma gitmiyor. Bir gün önce yazabilirsem ya da çekebilirsem mükemmel olacağını düşündüğüm değişken ikinci düşünüşümde -anlatışımda- eksik kalacakmış gibi geliyor. Dolayısıyla ne kendimce bir şey üretebilir ne de kendi yazdıklarıma tahammül edebilir oldum.
Şu sıralar yazdığım her cümlede şunu fark ediyorum: Okuduğum bir çok cümleden güzel ama yine de berbat. Bir çoğunuzdan iyiyim ama yine de değersizim. Etrafımdaki insanların kötü film projelerinde yer alıp, berbat yazılarına, kalitesiz cümlelerine maruz kalsam da yine de tek yaptığım susup kenarda beklemek. Oysa ki zaman geçiyor ve ben fark ediyorum.

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Okudukça ve okumaya devam ettikçe yetersiz olduğumuzu anlıyoruz sanırım, hepimize olmuştur, olmaya da devam edecek.

Canselmo dedi ki...

Hacı zaten fark etmeden öyle bi' değişiyorsun ki bir senede bile, gayet normal. Hepimiz sıradan, özelliksiz, sikko insanlarız. Yüzleşmek lazım bununla..

Depresif bakış açısı rulaz! o__O

orda da birileri var dedi ki...

güzel aslında genel olarak .okunasi . eglenceli bi bakis acisi